Ekonomi

İşitme kaybının erken teşhisi çocuk gelişiminde büyük önem taşımaktadır.

Bayındır Söğütözü Hastanesi ve Bayındır İçerenköy Hastanesi Kulak Burun Boğaz Baş Boyun Cerrahisi Bölüm Başkanı Prof. Beynin işitme merkezindeki nöral yapılara zarar vermeden aktif olarak işitme fonksiyonlarını sürdürürler.” terimleri kullandı.

Türkiye İş Bankası’nın küme şirketlerinden Bayındır Sağlık Kümesi’nin açıklamasına göre, her yaştan birey için değerli olan işitme, özellikle çocuk gelişiminde büyük rol oynuyor.

Erken yaşta işitmeyen bireylerde beyinlerindeki işitme merkezlerinin sinirsel yapıları geriledikten sonra (işitme uyarısı olmadıkça) ileri yaşlarda işitme geri kazanılamaz.

Sağır olamayan bebekler konuşmayı öğrenemez ve engelli olarak yaşamlarını sürdüremezler. Bu nedenle işitme durumunun çok erken yaşlarda saptanması ve işitmeyi sağlayacak yollara başvurulması, çocukların geleceklerini kazanmalarına yardımcı olmak demektir.

“Kohlear implant sadece bebeklerde değil ileri yaşlarda da kullanılabilir”

Bayındır Söğütözü Hastanesi ve Bayındır İçerenköy Hastanesi Kulak Burun Boğaz Baş Boyun Cerrahisi Bölüm Lideri Prof. Dr. Özgirgin, bebeklik döneminde karşılaşılan işitme kayıplarının tedavi edilebileceğini bildirdi.

Genetik faktörler, anne baba akrabalığı, annenin gebelikte geçirdiği hastalık, zor doğum, yaşamın ilk günlerinde ağır bir enfeksiyon ya da menenjitin bebekte işitme kaybına neden olabileceğine değinen Özgirgin, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bu tür durumların erken tespiti büyük önem taşıyor. İşitme kaybı olan bebeklerin en geç 6 aylıkken donatılması gerekiyor. Böylece cihazdan gelen uyarılar beynin işitme merkezindeki sinirsel yapıları besleyip, işitme fonksiyonlarını körelmeden etkin bir şekilde sürdürürler ve iç kulağa yerleştirilen koklear implant hayatın seslerini duymalarına yardımcı olur. Koklear implant sadece bebeklerde değil ileri yaşlarda da kullanılabilir. Çocuklarda temel işitme sorunu 3-4 yaş prestiji ile orta kulakta sıvı birikmesidir.Orta kulakta sıvı birikmesi çocukların en sık yaşadığı solunum problemlerinden biridir.Solunum yolu enfeksiyonları sonucunda orta kulak havalanması oluşur. bozulur ve burun ve burun boşluğundan gelen enfeksiyon östaki yoluyla orta kulağa yerleşir.

prof. Nuri Özgirgin, zamanında tedavi edilemeyen veya çok dirençli olan bu enfeksiyonların, çocuklarda yüzde 40 civarında işitme kaybına neden olan orta kulakta kalıcı sıvı birikmesine yol açabileceğini belirtti. çok olumsuz etkilediğini söyledi.

Bu kümenin antibiyotiklerle tedavi edilememesi durumunda kulak zarına küçük bir kesi yapılarak havalandırma tüpü yerleştirilerek orta kulağın havalandırılmasının hiçbir şekilde sekel bırakmadığını belirten Dr. Bu ceplerden sonra dış kulak yolunun derisindeki epitel orta kulağa doğru ilerleyerek kemik erimesine neden olan ciddi komplikasyonlara ve bu da hastalıklara yol açabiliyor.”

“Kolesteatom kemikleri erittiği için yaklaşık 60-70 desibellik bir kayba neden olur”

prof. Özgirgin, kolesteatomun kemikleri erittiği için işitme kemiklerinin de etkilendiğini ve yaklaşık 60-70 desibellik bir kayba neden olduğunu belirtti.

Bu durumda hastalığın temizlenip orta kulağın ve işitmenin yeniden yapılandırılmasının amaçlandığını belirten Özgirgin, “Bu işlem sırasında özel cerrahi teknikler uygulanıyor. İşitme kemikleri kullanılamıyorsa titanyumdan yapılan işitme protezleri konuluyor. orta kulakta ve işitme yeniden yapılandırılabilir. Özellikle genç ve orta yaşlı bireylerde, çocukluktan itibaren, “Genetik işitme kaybı veya bu tip orta kulak problemleri olabilir. Daha az oranda kabakulak gibi bazı viral hastalıklar da işitme kaybına neden olabiliyor.” sözlerini kullandı.

Yetişkinlerin de işitme kaybı yaşayabileceğini vurgulayan Özgirgin, şunları kaydetti:

“Yetişkinlerde de profesyonel hayatın getirdiği bir miktar işitme kaybı olabilir. Örneğin gürültülü ortamlarda çalışan kişilerde yüksek sesin yarattığı travma sonucu işitme kaybı yaşanabilir. Yüksek sesin verdiği zararlar saç hücrelerinde olabilir. iç kulak ve bu tüylü hücrelerin yeniden yapılandırılması için tedaviler sınırlı olduğu için ilaçlar ve uygulamalar her zaman istenilen sonucu vermeyebilir.İleri yaşın getirdiği hücresel dejenerasyondan sonra yaşlılık işitme kaybı görülebilir.İki problemden bahsedebiliriz. bu yaş grubunda sesi duymak ve konuşulan kelimeleri anlamak.Konuşulan kelimeleri anlamak direkt olarak beynin işitme merkezinde gerçekleşen bir durum olarak belirtilmektedir.

Bu hasta grubunun tedavisinde ilaçlar yerine işitme kaybını dengelemek için cihazlar kullanılmaktadır. İşitme cihazları, beyinde kelimelerin algılanması ve sentezlenmesi sürecine katkı sağlayamaz. Bu nedenle kelimeleri ayırt etme kapasitesi düşük olan işitme kayıplı yaşlı kişilerde işitme cihazlarının performansı ve memnuniyeti düşük olabilir. Ancak gelişen teknoloji ile yaşlı popülasyonda koklear implant uygulamaları yapılabilmektedir. Gelişen teknoloji ile ileri yaşın getirdiği olumsuzlukları etkisiz hale getirecek alternatifler hastalara sunulmaya devam ediyor.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu